Hatır için
Rahmetli anneannem, ben küçükken bir şey yapmak istemediğimde;
-“Kızım, hatır için çiğ et yenir.” derdi.
Hatır için susmayı, hep idare etmeyi öğrenen biri oldum. Yine de çok sabırlı sayılmam. Ama hep orta yolu bulalım, ortalık karışmasın derdindeyimdir. Bugün, bir defa daha fark ettim. Hatır için yediğim çiğ etler artık karnımı ağrıtmaya başlamış…
Bir gün bir yerlerden patlar dediğim ne varsa, arkamdan geliyor. Yaşadığımız günleri de temize çekmek lazım. Ama hep bir kalan, giden var. Mübarek veresiye defteri. Hatır için veya kadın olduğum için hep ben idare etmek zorundaymışım gibi hissetmişim, hissediyorum…Bana biçilip, hayır ben aslında tam da öyle değilim diye yırtındığım, ama çok söylediğim için artık anlamını kaybetmiş kendimi anlatmanın beyhude bir çabası içinde olduğum zamanlarla beraber, çoğunlukla susup, arada patlamalar ile beraber hatır için çiğ et yemeye devam ediyorum. Aslında görmek istediğim en son kişi ile o hiç olmak istemediğim resimde, acaba o kapıdan hiç geçmeseydim dediğim zamanları geçmişe hızlıca gidip gelerek muhakeme ediyorum. Neden mi yazdım bunları? İnsan, sevdiği birinin hatırına, birinin kaprislerini, mutsuz eden her türlü lafını, bir türlü memnun olmayışını sineye çekiyor ve karşısındaki, buna mecbur olduğunu söylüyorsa, acaba benim neden sadece basit bir gönül alma, hatırlanma gibi ayda yılda bir aranıp sorulacak değer verdiğim insanlar yokmuş gibi davranılır? Biliyorum cevabını, benden dolayı. Ne kadar çok verirsen, o kadar çok alıyorlar. Aman sorun olmasın. Bu da böyle oluversin madem diye diye. Sonra patlıyor, patlıyor, ağrıyor karnın işte… Eskilerden bir yazı, paylaştım gitti. Nisan 24, 2023, Kütahya Zafer Havalimanı #içimdengeldiyazdım #kendimenotlar