Kadın kadının kurdudur
Kadının kadına yaptığı zulmü belki de erkek kadına yapmıyordur. Bu ülkede çok korkunç, çok acayip şeyler gördük, göreceğiz de. Hem de her türlü olmaz dediğimiz garip olaylar üzerine, bir de kadının kadına uyguladığı psikolojik şiddet var. Kimse sütten çıkmış ak kaşık değildir de, ne diye bir insan aynı işyerinde kadın olduğu için kadın rekabeti içinde, zaten o da evlenmemiş, zaten onun da kocası böyle falan diye diye yaftalanır. Ya da sadece bir kadın, birinin oğlu ile evlendi diye, gelin sıfatı ile türlü türlü kötü muameleye uğrar ya da birinin anası diye zaten en fenasıdır. Erkeklerin dünyasında kadın olmak zorken, bir de üzerine kadın barbarlığı var. Cehalet ne fena bir şeydir. Senin eziyet ettiğin kadına, o da birinin evladı, birinin anası, birinin eşi diye baksak zaten, toplumdaki o biçilmiş rolleri, en kötü şekilde giymeye gerek kalmayacak. Cahil olan kötü olduğunu bile bilmiyor. Hep kendileri iyi, hep kendileri kandırılıyor, karşısındaki biçilmiş roldeki zavallı kadın bir şey bilmiyor. Zannediyor ki, kendisi pirüpak, işyerindeki kadın arkadaşı, kocasının annesi, gelini, komşusu lekeli. Bir tek kendi sütten çıkmış ak kaşık. Halbuki karşısındaki türlü dalavereler içinde. Yok öyle şey, herkese saygı duymayı öğrenmek gerek artık. Duymayanın da haddini bilmesi tesis edilmeli. Bize hep bir şeyler öğretilmiş ya! Susun dediler, bize. O ne dediğini bilmiyor, o senin büyüğün, onu mu değiştireceksin, dediler de dediler! Sen susacaksın dediler. Biz de mesajı çok net aldık, şükür. Aman keşke almasaydık. Meğerse her şeyimiz ne kadar irdelenmeye müsaitmiş. İyi yapıyorsan hele bir şeyleri. Müdür olduğum bir dönemde bile, sizin şirkette öyle bir pozisyona gerek yok da dendi, doğumda aldığım kilolarım, veremediğim kilolarım, yaptığım yemek, büyüttüğüm çocuk, hep bir eleştiri yağmuruna tutuldu. İçten içe, iyi ve mutlu olduğun görülse bile, kadın kadına zulümden geri durmadı. Zulüm birinin etinden et koparmak değil ki. Onu değersizleştirmek de demek. Artık bırakalım birbirimizin toplumsal rolü üzerinden, aldığı yahut verdiği kilosu, kocası, çocuğu, gösterdiği, sakladığı yaraları üzerinden yüklenmeye. Senin o yüklendiğin kadın var ya, benim anam, benim evladım, benim kardeşim, benim arkadaşım… İçimden geldi yazdım. Düşündüm, yazdım, düşünüp yazmak bana iyi geliyor. Bunun altında da bir çapanoğlu arayanlar, sizlere de selam olsun.